DNA ‘mız hepimizi eşsiz mi yoksa aynı mı yapıyor?

DNA ‘mız hepimizi eşsiz mi yoksa aynı mı yapıyor?

İnsanlar arasında genetik çeşitliliğin daha iyi anlaşılması, insanların birbirlerinin benzerlik ve farklılıklarını kabul etmesinde yardımcı olabilir.

The Scientist, Exploring Life, Inspiring Innovation platformu baş editörü Bob Grant : “Çocuklarıma okumaktan en zevk aldığım kitaplardan biri ‘We are Different, We are the Same And We are Wonderful (Biz Farklıyız, Biz Aynıyız ve Biz Harikayız)’.
Bu kitapta karikatür insanları ve Sesame Street (Susam Sokağı) karakterlerinin farklı fiziksel görünümleri vurgulanır. Mesela ‘Biz farklıyız. Burunlarımızın görünüşü farklı. Ama aslında biz aynıyız. Burunlarımız aynı. Nefes alırlar, koklarlar ve hapşırırlar.’ Verilmek istenen mesaj şudur ‘Bireylerin dış görünüşleri farklı bile olsa, temelde hepimiz aynıyız.’
Bu basit mesaj, Critic at Large (Büyük Eleştiri) denemesinden Jackson Laboratuvar Bilimsel Direktörü Charles Lee’nin büyük ölçekli genomik veritabanlarını insanlığın daha geniş bir kesiminden gelen dizelerle enjekte etme ihtiyacı ile ilgili bir bölümü yazarken aklıma geldi. “ Lee, kategorize ettiğimizin çeşitlendirilmesi ve insan genomunun iyileştirilmesinin genomik gobleni anlamamızı kolaylaştıracağını savunuyor.

Örneğin, araştırmacılar artık biliyor ki; insan genomları %0.6 oranında birbirinden farklıdır – insan genomları projesinin sona erdiği gibi, 2000’li yılların başlarında anlaşmaya varılan tahminlerden yaklaşık 6 kat daha fazla – ve bu değişken DNA parçalarına saklanmış birçok nüans vardır. Lee “Daha fazla genom verisi elde ettiğimizde fark ettik ki, bireysel genomlar başlangıçta tahmin ettiğimizden çok daha farklı.”

Aynıyız
Bu nedenle, modern genomik bilim, harika bireysel insanları oluşturan genetik planların özgünlüğünün değerini anlamamızı sağlıyor. Farklıyız. Aynı zamanda, son araştırmalar, biz insanların DNA’larımızda kayda değer bir benzerlik paylaştığımız gerçeğini kuvvetlendiriyor. Aynıyız.

Bu bilgi ile yaptığımız şey son derece önemlidir. Tarih, insanların ve hükümetlerin, insanların biyolojik benzerlik ve farklılıkları arasında fark edilen dengeyi kendi lehine değiştirmeye çalışan örneklerle doludur. Bugün bile, soy arıtımı gibi genetik bilimin yaygın olarak kötüye kullanılmasından onlarca yıl sonra, DNA’nın insanları birbirinden farklı kıldığı gerçeğini yanlış anlamaya çalışan kimseler var.
Çalışma sonrası yapılan çalışmada, araştırmacılar “ırklar” arasındaki genetik belirsizliğin, belirli bir ırkı tanımlayabilen genlerin gruplaştırılmasından daha ağır bastığını bulmuşlardır. Fakat soy ile takip edilebilen genetik farklılıklar vardır.

Örneğin, ataları Sahra altı Afrika veya Kuzey Avrupa’dan gelen insanların, diğer coğrafi kökenli insanlara göre orak hücreli hastalık veya kistik fibrozis¹ riski daha yüksektir. Biz gerçekten farklıyız.

Araştırmacıların her yeni çalışmada bulduğu genetik farklılıklar, hastalıklarımızı iyileştirmeye ve insanlık anlayışımızı geliştirmeye yardımcı olabilir. Baskın genetik benzerliklerimizin gerçeği, bizi bir araya getirmek ve hepimizin bağlantılı olduğunun farkına varmanın yanı sıra, tıpta yeni bir dönemin gelişimini haberdar edebilir.

Benzerliklerimiz, insan grupları tarafından paylaşılan genomik profillere özel terapiler yapmamıza yardımcı olabilir.

Araştırmacılar, bilimin on yıllar boyunca insan genetiği çalışmalarını rahatsız eden utanç verici yanlış kullanımının tekrarlanmamasını kesinleştirmek için, ortaya çıkan manzarayı net ve hatasız bir şekilde iletmelidir.

Bunu yapmak, bilim ve tıbbın bu karmaşıklığı birleştirmesine ve herkesin yararına kullanmasına yardımcı olacaktır. Ve genetik ortaklıklarımızın ve farklılıklarımızın gerçeklere dayanan bir resmini çizmek, hem bizi bağlayan bağları hem de her birimizi (imkân dahilinde) harikulâde kılan eşsizliği kutlamada insanlığa yardımcı olabilir.

Kistik fibrozis¹: kalıtsal (ailevi geçiş gösteren) bir hastalıktır. Doğumdan itibaren pek çok organın salgı bezlerini etkileyerek fonksiyon bozukluklarına yol açar. Hastalıktan sıklıkla akciğerler, pankreas, karaciğer, bağırsaklar, sinüsler ve üreme organları etkilenir.

0 Yorumlar

Yorum Yaz

Yorum Yapmak İçin Lütfen Üye Girişi Yapın.

Güncel Haberler

Sosyal Medya